Sağlık

22 Nis 2017

2 hafta da 10 kilo verdiren diyet listesi

İşte 2 hafta da 10 kilo verdiren diyet listesi:

2 hafta da 10 kilo verdiren diyet listesi
2 hafta da 10 kilo verdiren diyet listesi

1. Gün
Kahvaltı (08:00): 1 dilim peynir ya da 1 adet haşlanmış yumurta, 2 dilim çavdar ekmeği, 3-4 yeşil zeytin, Maydanoz tabağı, Şekersiz çay
Ara Öğün (10:00): 1 çay bardağı süt ( yağsız)
Öğle ( 12:00): 1 kase sebze çorbası, 1 tabak sebze yemeği, 1 kase yağsız yoğurt
Ara Öğün (15:00): 1 adet meyve
Akşam (18:00): 100 gr ızgara tavuk ya da fırında balık, Bol yeşil salata
2. Gün
Kahvaltı: 2 adet haşlanmış yumurta, 1 adet domates, 1 fincan şekersiz çay
Ara Öğün: 5-6 adet badem
Öğle: Haşlanmış brokoli ( yoğurt soslu), 3 adet ızgara köfte, 1 dilim kepek ekmeği
Ara Öğün: 3-4 dilim karpuz ya da 1-2 adet meyve
Akşam: 100 gr ızgara biftek, Göbek salata( zeytinyağlı ve limonlu),
3. Gün
Kahvaltı: 4-5 tane mantar, 1 adet yumurta ile yapılmış mantarlı omlet
Ara Öğün: 1 bardak süt, 2-3 ceviz
Öğle: 4-5 yemek kaşığı sebze yemeği, 1 kase yoğurt, Maydanoz tabağı
Ara Öğün: 1 adet yeşil elma, Akşam, Izgara balık, Soğan saltası, Roka salatası, 1 dilim ekmek
4.Gün
Kahvaltı (08:00): 1 dilim peynir ya da 1 adet haşlanmış yumurta, 2 dilim çavdar ekmeği, 3-4 yeşil zeytin, Maydanoz tabağı, Şekersiz çay
Ara Öğün (10:00): 1 çay bardağı süt ( yağsız)
Öğle ( 12:00): 1 kase sebze çorbası, 1 tabak sebze yemeği, 1 kase yağsız yoğurt
Ara Öğün (15:00): 1 adet meyve
Akşam (18:00): 100 gr ızgara tavuk ya da fırında balık, Bol yeşil salata
5.Gün
Kahvaltı: 2 adet haşlanmış yumurta, 1 adet domates, 1 fincan şekersiz çay
Ara Öğün: 5-6 adet badem
Öğle: Haşlanmış brokoli ( yoğurt soslu), 3 adet ızgara köfte, 1 dilim kepek ekmeği
Ara Öğün: 3-4 dilim karpuz ya da 1-2 adet meyve
Akşam: 100 gr ızgara biftek, Göbek salata( zeytinyağlı ve limonlu),
6. Gün
Kahvaltı: 4-5 tane mantar, 1 adet yumurta ile yapılmış mantarlı omlet
Ara Öğün: 1 bardak süt, 2-3 ceviz
Öğle: 4-5 yemek kaşığı sebze yemeği, 1 kase yoğurt, Maydanoz tabağı
Ara Öğün: 1 adet yeşil elma, Akşam, Izgara balık, Soğan saltası, Roka salatası, 1 dilim ekmek
7.Gün
Kahvaltı: 2 yemek kaşığı müsli, 1 bardak süt, 1 yemek kaşığı kuru meyve
Ara Öğün: 1 kase çorba
Öğle: 100 gr ızgara tavuk, yeşil salata ile
Ara Öğün: 1 adet meyve
Akşam: 3 yemek kaşığı bulgur pilavı, 5-6 yemek kaşığı taze fasulye, 1 kase yağsız yoğurt

20 Nis 2017

Sağlıklı yaşam için kahvaltının faydaları

Sağlıklı yaşam için kahvaltının faydaları


Kahvaltı güne sağlıklı ve besleyici bir yemekle başlama şansı verir. İşte kahvaltının yetişkinler için yararları:

* Daha az kolesterol aldığınız için kalp hastalığı riskiniz azalır.

* Kilo kontrolü sağlarsınız,

* Daha fazla vitamin ve mineral alırsınız,

* Daha az yağ ve kolesterol tüketirsiniz,

 *Sabahları dikkatiniz ve verimliliğiniz artar,
Sağlıklı yaşam için kahvaltının faydaları-saglıklıyasam-bilgileri


Çocuklar için yararı:

Kahvaltı çocuklar ve ergenlik dönemindeki gençler için de oldukça önemlidir.

* Okuldan daha az uzak kalırlar,

* Günlük besin ihtiyaçlarını karşılarlar,

* Fiziksel olarak daha aktif olurlar

* Daha iyi konsantre olurlar,

* Problem çözmedeki yetenekleri gelişir,

* Daha uyanık olurlar,

İşte sağlıklı bir kahvaltıda olması gerekenler:

Tam tahıllar (tahıl gevrekleri, tahıllı krakerler veya tost), az yağlı proteinler (fıstık ezmesi, iyice haşlanmış yumurta), az yağlı süt ürünleri (az yağlı yoğurt, az yağlı peynirler ve yağı alınmış süt) ile meyve ve sebzeler. Taze meyve suyu ya da şeker içermeyen yüzde 100 meyveli içecekler.
.

19 Nis 2017

Öksürük tedavisinde zencefil

Öksürük tedavisinde zencefil

Öksürük her insanın başına gelen bir hastalıktır. Öksürük tedavisi içinde birçok ilaç ve aktarlarda olan bitkisel ürünler ile yapılacak olan tedavi önerilmektedir. Tabi bunlardan önce yapılması gereken en önemli şey hastaneye gidim doktor kontrolü daha önemlidir. Ama öksürük tedavisinde de bitkisel ve doğal yöntemler bu hastalığın geçmesini önlemektedir. Öksürük dediğimiz hastalığın tabi tıbben ağır olan durumları da mevcuttur ve erken teşhis ve tedavi çok önemlidir. Hastalığın başlangıcında da erken teşhis önemlidir ve tedavi doğal olarak yapılan yöntemlerle de rahatlıkla geçmektedir. Bu tedaviye en erken cevap veren ve en faydalı ise zencefildir. Öksürüğe çok iyi geldiği bilinen zencefil diğer bir adı da öksürük kurutucudur. Öksürük tedavisinde zencefil yanında ek olarak bazı karışımlar ile de öksürüğe çok iyi gelmekte ve hemencecik iyileşmesine yardımcı olmaktadır. Tabi anlatıldığı kadar nasıl kullanılacağı da çok önemlidir.

Öksürük tedavisinde zencefil
Öksürük tedavisinde zencefil

Malzemeler:

1 tatlı kaşığı bal
1 çay kaşığı toz zencefil
2 çay kaşığı limon suyu

Yapılışı:

1 çay kaşığı zencefil bir tabağa konur.Üzerine 1 tatlı kaşığı bal eklenir ve karıştırılır.
Bu karışıma 2 çay kaşığı limon eklenir ve karıştırılır ve çocuğun ağzına verilir.
Bu karışım verildikten sonra 5- 10 dakika bir şey vermeyin zencefilin etkisi daha faydalı olsun.
Çocuk hastaysa sabah akşam bir sefer verin.
Hastalık geçtikten sonra benim gibi her akşam bir sefer olacak şekilde verebilirsiniz.

İşte Evde Uygulayabileceğiniz Kamburluk Önleyici Egzersizler

Halk arasında kamburluk, tıp dünyasında ise kifoz.. Kamburluk hemen hemen herkesin yaşadığı ortopedik problemlerden biri. Kifoz, omurganın öne doğru eğilmesiyle meydana çıkan bir hastalık. Kamburluk belirtileri ortaya çıkmaya başladığı andan itibaren dış görünüşünüzde bozulmalar meydana geliyor. Sırta yandan bakıldığında kifos çıkıntısı fark edilmeye başlanıyor.

evde egzersiz,spor
İşte Evde Uygulayabileceğiniz Kamburluk Önleyici Egzersizler 

Kamburluk en zor ortopedik rahatsızlıklardan biri olduğu için tedavisi de bir o kadar zor. Yalnız düzenli yapılan egzersizler kamburluğun daha ileri seviyeye gitmemesini sağlıyor. Evinizde yapabileceğiniz basit sırt ve omuz egzersizleri ile duruş bozukluklarını engelleyebilir, kamburluğunuzun ilerlemesini durdurabilirsiniz.

İşte Evde Uygulayabileceğiniz Kamburluk Önleyici Egzersizler :

1 . Köprü egzersizi sırt ve bel ağrıları olanlar için birebir. Ayrıca kalça ve karın bölgesi için de oldukça faydalı. Bu hareket ile omurga ve bel bölgenizi güçlendirebilirsiniz.

Yere sırt üstü uzanın. Ayak tabanlarınız yere basacak şekilde dizlerinizi kırın. Ayaklarınız kalçalarınızın hizasında açıklıkta olsun, el ve kollarızı ise yanlarınıza düz olacak şekilde bırakın. Belinizi yavaşça yukarı kaldırıp tekrar aşağı indirin. köprü hareketini yaparken belinizi kontrollü bir şekilde kaldırıp indirmeniz, ayak tabanlarınızı yerden kesinlikle ayırmamanız, sırtınızın üst kısmını ve omuzlarınızı yerde tutmanız gerekiyor. Belinizi yukarı aşağı indirirken kalça ve karın kaslarınızı sıkmalısınız. Bu hareketi de 10 – 15 kez tekrarlayarak çalışmanızı bitirebilirsiniz.

2 . Gün boyunca oturarak çalışmak, duruş bozukluğu, dik oturmamak ya da yanlış uyumak kürek kemiklerimizin bulunduğu kısımda kamburluğa neden olabiliyor. Bu kol esnetme hareketi eklem ve kaslarınızın daha esnek olmasını sağlarken bir yandan da duruş bozukluklarını düzeltiyor.

Bu hareketi ayakya ya da oturarak yapabilirsiniz. Dik bir konumda durun. Dirseğiniz başınızın arkasına gelecek şekilde bir kolunuzu sırtınıza doğru uzatın. Diğer kolunuzu kürek kemiğinizin arasında tutun. Eğer zorlanıyorsanız kolunuzu yana doğru açıp dirseğinizin üzerine de getirebilirsiniz. Kendinizi geriye doğru iterek kolunuzu gerin ve esnemeye çalışın. Göğsünüzü ileri iterek sırtınızın dik olmasına özen gösterin. Bir süre bu pozisyonda durarak diğer kolunuza geçin.

3 . Beliniz için uygulayacağınız bu hareket bel ve sırt bölgenizi rahatlatacak ve esnekleştirecek.

Sırt üstü yatarak yere uzanın. Önce sağ bacağınızı katlayarak ellerin ile kavrayın ve bacağınızı kendinize doğru çekin. Bu pozisyonda 5-10 saniye durarak diğer bacağınıza geçin.

4 . Lenf ve sinir sitemi için oldukça faydalı olan bu hareket bel ve sırtınızı rahatlatacak, omuzlarınızı gevşetecek ve sizi dinlendirecek.

Dizlerinizi bükerek bacaklarınızın üzerine oturun. Alnınızı yere koyun ve kollarınızı omuz bölgesinden rahatlatarak yanlara doğru bırakın. Mümkün olduğunca gevşeyin. Bu pozisyonda yaklaşık 30-40 saniye durun.

Ağız Kokusu Neden Olur Ve Nasıl Önlem Alınır ?

Ağız Kokusu Neden Olur Ve Nasıl Önlem Alınır ?

Ağız kokusu; toplumun hemen hemen büyük bir bölümünü etkileyen ciddi bir problemdir. Hayatı tehdit eden bir durum değildir. Fakat sosyal ve psikolojik sorunlara yol açmakta,
agız kokusu


Ağız Kokusu Nedenleri:

Uzun Süreli Açlık
Uzun süre bir şey yememek ve su içmemek, hem ağız kuruluğuna hem de ağız içindeki mikroorganizmaların faaliyetinin artmasına neden olur.

Dil Kökündeki Mantar Enfeksiyonları
Bazı durumlarda dil kökündeki mantar enfeksiyonları da ağız kokusuna neden olabilir.

Sinüzite Bağlı Nedenler
Sinüzit denilen yüz kemiklerinin içindeki boşluklarda bulunan iltihap, sarı-yeşil ve kalın kıvamda bir tür akıntının genize akmasına yol açar. Bu geniz akıntısının iltihaplı oluşu kişinin nefesine hoş olmayan bir koku verebilir.

Mide ve Bağırsak Sistemi Hastalıkları
Mide ve bağırsak sistemi hastalıkları da ağız kokusuna yol açabilir. Özellikle reflü hastalığı bulunan kişilerde ağız kokusu oluşabilir. Bu hastalık midedeki asit içeriğinin özellikle geceleri yemek borusundan yukarıya hareket etmesine, mideden çıkmasına ve boğazın arka duvarını, ses tellerinin giriş yerini ve gırtlağı tahriş etmesine neden olur.

Bademcik İltihabına Bağlı Nedenler
Ağız bölgesinde oluşan bademcik iltihapları ‘magma’ denilen katı kıvamlı bademcik döküntüsüne yol açarak kişilerde ağız kokusu belirti verebilir.

Diş ve Diş Eti Hastalıkları
Diş ve diş eti hastalıkları da ağız kokusuna yol açabilir. Mutlaka diş doktoruna görünerek ağız kokusu nedenlerini ortadan kaldırmak gerekir.



Nasıl Önlem Alınır?

Bol Bol Su İçin
Su sağlığımızla ilgili her konuda olduğu gibi ağız kokusunu gidermede de gerçek bir kurtarıcıdır. Günde 2,5 – 3 litre su içmek idealdir ve bu miktar tükürük salgısının artmasını sağlayarak ağız kokusunu önlemeye yardımcı olur.

Burnunuzu Sık Sık Temizleyin
Sinüzit ve burun tıkanmasına neden olan tüm rahatsızlıklar nefesin ağız yoluyla alınmasına neden olur. Bu durum ağzı ve boğazı kurutur; bakterilerin üremesi için ideal bir ortam oluşturur. Temiz bir nefes için açık bir burun şarttır.

Aç Kalmayın
Sabahları oluşan ağız kokusunun nedeni genellikle açlık oluyor. Ağız kokusunun önüne geçmek için aç kalmamaya dikkat edin.

Ağız içinde oluşan enfeksiyonlar bakteri üretimini artırır ve kokuya neden olur. Diş fırçanızı en geç üç ayda bir değiştirin ve dişlerinizi sabah akşam düzenli bir şekilde fırçalamayı ihmal etmeyin. Fırçalamadan sonra diş ipi kullanmak etkili ağız temizliğine yardımcı olabilir.

Doğru ağız hijyeni için diş fırçalamanın yanı sıra mutlaka dil temizliği de yapılmalıdır. Dilin üzerinde, özellikle dil sırtının arka bölgelerinde oluşan bakteriler ağız kokusuna neden olabilir. Bu bakterilere karşı özel olarak tasarlanmış dil fırçalarını kullanın.

Çinkolu Sakız Çiğneyin
Ağız kokusunun nedenlerinden biri de ağız kuruluğudur. Tükürük salgısını çoğaltmak ve ağız kokusunu yok etmek için çinkolu sakız çiğneyin.

Tarçın Tüketin
Tarçın ağız içi bakterilerle mücadelede önemli bir silahtır. Yiyecek ve içeceklerinize mutlaka tarçın koyun. Tarçınlı şekersiz sakızlar da hem kuruluk hem de bakterilerle mücadelede fayda sağlar.


18 Nis 2017

Semiz Otunun Mucize Faydaları

Latince ismi Portulaca oleracea olan     Semizotu Ortadoğu ve Hindistan kökenlidir. Ancak  her iklim ve     toprakta yetişir. Semizotu,  Omega-3     açısından neredeyse balık kadar zengin bir bitki olup  demir, bakır,     manganez, C ve D vitaminlerince de zengindir.
semiz otu

Kilo vermek isteyenler için en iyi besinlerden biri semizotudur. Kalori değeri düşüktür, güçlü bir ödem söktürücüdür ve sağlıklı zayıflama yardım eder. 

Yüksek oranda vitamin ve mineral içeren semizotu, hamilelikte faydalıdır. Anne ve bebeğin iyi beslenmesini sağlarken hamilelikte aşırı kilo almayı önler. Güçlü bir ödem ve idrar söktürücü olduğu için hamilelikte anne sağlığına çok iyi gelir.

Kalp damar hastalıklarına karşı koruyucu özelliğinin yanı sıra; bağışıklık sistemini güçlendirme ve kanser hastalıklarına karşı koruyucu olma özelliğine sahiptir. Ayrıca içeriğindeki yüksek lif sayesinde sindirim sistemi hastalıklarına da iyi gelir.

Semizotunu farklı şekillerde tüketebilirsiniz. Çiğ şekilde salatasını yapabilir, söğüş olarak veya yoğurtla karıştırabilirsiniz. Çorbalarınıza ekleyebilirsiniz. Ayrıca, zeytinyağlı, kıymalı veya beyaz etli semizotu olarak da tüketebiliriz.

17 Nis 2017

Kalp Çarpıntınız Oluyorsa Ne Yapabilirsiniz?

Günümüzde çok sık şikayet edilen çarpıntı, bazen sadece huzursuzluk yaratan bir his olarak kalır bazen de ciddi ve ölümle sonuçlanabilecek olayların habercisi olabilir.

kalp çarpıntısı

Kalp Çarpıntısının Belirtileri Nelerdir?

Kalp çarpıntısının belirtileri genellikle göğüste dolgunluk, düzensiz kalp ritmi ve tekleme olarak karşımıza çıkabilir. Çarpıntılara bazen baş dönmesi, göz kararması, hafif terleme, yattığımızda kalp atımının kulakta hissedilmesi, cilt renginin solması, bazen göğüs ağrısı ve sıkışması bile eşlik edebilir. Bu belirtiler kalbinizin geçici bir süre bedeninizin ihtiyacı olan kanı dokulara pompalayamadığına işaret etmektedir.

Hamilelik sırasında görülen çarpıntılar normal kabul edilir. Doğumdan sonra genellikle bu şikayet sonlanır. Hormon değişiklikleri nedeniyle sadece hamilelikte değil, menopoz veya regl döneminde de çarpıntı görülebilir.

Kalp Çarpıntınız Oluyorsa Ne Yapabilirsiniz?

Çarpıntı sorunu ile karşılaştığınızda panik yapmayın, korkup telaşlanmayın. Gevşemeye, rahat bir yere oturup dinlenmeye çalışın. Derin derin nefes almaya başlayın. Soğuk bir içecek içmeyi deneyin. Şiddetli öksürmek, ellerinizi soğuk suya batırmak, ‘ıkınmak’ gibi manevraları deneyin.

Çarpıntılar sık tekrarlıyorsa ve beraberinde de nefes darlığı, baş dönmesi ve göğüs ağrısı oluyorsa bunun altında yatan bir kalp probleminden dolayı hemen doktora başvurmalıyız.

    Öneri:

*    Hayatımızdan stresi ve endişeleri uzak tutmalıyız.

*    Doktorumuzun verdiği ilaçları düzenli bir şekilde kullanmalıyız,

*    Düzenli bir şekilde spor yapmalıyız,

*    Sigaradan uzak durmalıyız, sigarayı bırakamıyorsak doktordan yardım almalıyız,

*    Alkolü bırakmalıyız,

*    Kilo fazlalığı varsa hemen doktor kontrolünde kilo vermeliyiz,


Cildimiz Neden Kurur? Kurumayı Önlemek İçin 7 Öneri


Cildimiz Neden Kurur?  Kurumayı Önlemek İçin 7 Öneri 

Cildimiz özellikle kış aylarında daha çabuk gerilir ve hemen çatlar. Bu nedenle de daha özel bir bakım ister. Üstelik kış mevsiminde cildi korumak da çok kolay değildir. Çünkü evdeki sıcak ve kuru hava ile dışarıdaki soğuk hava arasında yaşanan gel gitler sonucu cildimiz, özellikle de yüzümüz epey zarar görür. Bu değişim yüzünden cildimizde istemediğimiz kızarıklıklar ve yanaklarımızda damarcıklar oluşur. Hava soğuyup kurudukça cildimiz için çok değerli olan nem de azalır. Ortaya çıkan çatlak dudaklar ve pürüzlü eller de kış aylarında adeta cilt bakımının önemini vurgularcasına gözümüze batar. Eğer siz de bu dertlerden yakınıyorsanız işte size yardımcı olacak öneriler; 

cilt,maske,güzellik


Cildimiz neden kurur? 
Soğuk havalarda cildimiz çok daha fazla nem kaybına uğrar. Bu nedenle de cilt susuz kaldığı için kurur. 
Aşırı cilt temizliği bu durumu daha da artırır. Çünkü bildiğimiz o duş jelleri ve sabunlar “emulgator” denilen bir katkı maddesi içerirler. Bunlar, temizlenen bölgedeki kirin ciltten uzaklaştırılmasını sağlar. Ancak bu maddeler aynı zamanda cildin kendine has yağlarını da yok etmektedirler. Cildin kendine öz yağları, nem kaybı ve zararlı etmenler açısından önemli bir koruma görevi üstlenmektedir. Bu nedenle de bu yağlar cilt açısından çok önemlidir. Bu durumda cildinizi gerektiğinden fazla kozmetik ürünüyle temizlemekten kaçınmalısınız. Özellikle de cildinizin kurumasına sebep olabilecek sabunlara dikkat etmelisiniz. Kullandığınız sabunun cildinize uygun olmasına özen göstermelisiniz. 

Yağ tabakası ince veya fazla gözenekli olduğunda, cilt daha fazla su kaybeder ve dolasıyla kurur. 

Ayrıca parfüm veya kozmetik madde içeren bazı özel malzemeler, cilt gözeneklerine daha kolay ulaşıp, cildi tahriş ederler. 

Rüzgar ve güneş gibi dış etkenlere maruz kalan cilt de daha fazla kurur. 
Cildiniz C, E ve F vitaminlerinin eksikliğinden dolayı da kuruyabilir. 
Cildin kurumasının başka bir nedeni de yaşlılıktır. 

Önemli: Ciltte bu nedenlerden dolayı; çatlaklar oluşur, kaşıntı meydana gelir, kepekli bir doku gelişir, cilt pul pul olur, alerjiye yakalanma riski artar ve deri soyulması oluşur. Eğer ciltte bu tür belirtiler olmuşsa hemen çareyi nemlendirci kremlerde aramayın. Çünkü bazı nemlendirciler cildi daha da kurutabilir! Birçok bakım kremi yağ tabakasına zarar verecek maddeler içermektedir. Bu nedenle nemlendirici seçiminde dikkatli olmalısınız. 

Kurumayı önlemek için 7 öneri 
1,Cilt hücrelerinin içten su ile beslenebilmeleri için gün boyu en az 2,5 litre su veya bitki çayı için. 

2,Sıcak odalarda veya ortamlarda içi su dolu kaseler veya ıslak bezleri ısıtma sisteminin üzerine koymalısınız ki havadaki nem oranı artsın. Ayrıca odalarda bulunan bitkiler de havadaki nem oranını artırır. 

3,Günde en az bir kez duş alın. Genelde iki günde bir banyo yapmak cilt için yeterli olabilir. Ancak cildin çok fazla su ile temas halinde olmaması gerekir. Aralarda, sabun kullanmadan sadece su ve bir lifle yıkanmaya özen göstermelisiniz. 

4,Duş yaparken kullanmak üzere en iyisi bebek sabunu alın. Bebek sabunları en fazla yağ içeren sabunlardır. Bu sayede temizlik sonrası cildin korunma tabakası normal şekilde oluşur. 

5,Cildinizi duş veya banyodan sonra mutlaka kremleyin. Banyo sonrasında aradan bir saat geçse bile kremlemeyi ihmal etmeyin. 

6,Özellikle parfüm, kimyasal ve boyar maddeler içermeyen kremler kullanmaya özen gösterin. 

7,Solaryuma gitmeyin! Çünkü UV ışınları cildin kurumasına neden olmaktadır.

Sivilce ve Lekeler İçin Aspirin Maskesi



Aspirin sadece hasta olduğumuzda değil cilt bakımı ve cilt sorunlarını gidermek içinde de kullanılmaktadır. 

Özellikle aspirin maskesi, yağlı, sivilceli ve lekeli ciltlerde daha çok kullanılıyor. 

sivilce,aspirin,sağlıklı yasam

Sivilce ve Lekeler İçin Aspirin Maskesi


Aspirin içerisindeki salisilik asit ve antiinflamatuvar etkisi sayesinde akne oluşumunu, akne kızarıklığını, sivilce ağrılarını azaltıcı etkiye sahiptir. Ayrıca enfeksiyonun yayılmasını, cildin kurumasını da engeller.
Aspirin Maskesi Tarifi
Aspirin maskesi yapmak için malzemeler oldukça basit ve bulunması rahat malzemelerdir. İlk önce sizlere aspirin maskesi malzemelerini ardından da nasıl uygulayacağınız hakkında bilgi verelim.
                     * Cildin durumuna göre 2 veya 4 adet aspirin

                     * 1 çay kaşığı bal

                     * 1 çorba kaşığı ılık su


Hazırlanışı: Uygun bir kase içerisine yeteri kadar aspirin koyun. Üstüne 1 çay kaşığı bal ve 1 çorba kaşığı ılık suyu ilave edip, bir fırça veya kaşık ile iyice karıştırın. Elde ettiğiniz karışımı cildinize uygulayın. Cilde uygulanırken bir fırça kullanmanızda fayda var. Aspirin maskesi cilde uygulandıktan sonra 10-15 dakika beklemeniz yeterli olacaktır. Ardından cildinizi temizleyebilirsiniz.
Not: Maske sürülmeden önce yüz ve boyun bölgesi iyice temizlenmeli ve ağız, göz çevresi hariç tüm yüze uygulanmalıdır. Sürüldükten sonra hafif kızarıklık ve kaşıntı olması normaldir. Maske cilt üzerindeki siyah nokta ve ölü hücrelerin atılmasını sağlar. Maske uygulandıktan sonra saklanmamalı ve her seferinde yeniden yapılmalıdır.
Bu maske , karma cilde ve yağlı cilde sahip kişiler tarafından haftada 1 kere uygulanabilir. Eğer cildinizde çok fazla siyah nokta, sivilce ve leke varsa haftada 2 defada yapılabilir. Hassas ve kuru ciltlere aspirin maskesi önerilmez.
Eğer kuru veya hassas cilde sahipseniz ve maskeyi kullanmak istiyorsanız cildinizde sadece 10 dakika bekleterek uygulamanızı tavsiye ederiz. Hamileler ve cildi alerjik olanlar aspirin maskesi uygulamamalıdır. Uygulama yapmadan önce mutlaka maskeyi kolunuzda veya tehlikesiz bir bölgede denenmeli ve sonrasında yüze uygulanmalıdır. Aksi halde kızarıklık, tahriş ve yanma hissi çok daha fazla olabilir.
Bilimsel araştırmalara göre maske, 16 yaş ve üstü kişiler tarafından kullanılmalıdır. Açık yara, kesik veya herhangi bir deri hastalığınız varsa doktorunuza başvurmadan maskeyi kullanmayın.

Cevizin Faydaları Saymakla Bitmiyor

Doğada yetiştirilen her sebze ve meyvenin pek çok faydası bulunduğu gibi kuru yemişlerin de sağlık açısından faydaları saymakla bitmez. Özellikle cevizin faydaları nelerdir? Diye düşünenler bu konuda kuru yemişler arasında en faydalı seçenek olduğunu bilmeleri yeterli olacaktır. Pek çok farklı faydası bulunan cevizin düzenli olarak tüketilmesi gerekir. 
ceviz,sağlıklı yasam



  •  Uyku problemlerini ortadan kaldırır.
  •  Çocuk gelişiminde etkili bir seçenek olarak mutlaka tüketilmesi gerekir. 
  •  Kalp hastalıkları riskini azaltır. 
  •  Damar tıkanıklığını önlemeye yardımcı olur. 
  •  Şekliyle de beyne benzeyen cevizin tüketimi beyin gelişimini de etkiler. 
  •  B6 vitamini bakımından oldukça zengindir. 
  •  Antioksidan olarak önemlidir.
  •  Akciğer hastalığına karşı savunma oluşturur. 
  •  Kolesterolü düşürmede etkilidir. 
  •  Sinir ve dolaşım sisteminde faydası bulunur. 
  •  Kemik ve diş yapısının gelişimini destekler.
  •  Enerji ve zindelik verir.
  •  Bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı olur. 
  •  Omega 4 ve 6 bakımından zengindir.
  •  Çinko ve potasyum içeren bir meyvedir.
  •  Yaraların daha hızlı iyileşmesine yardımcı olur. 
  •  Böbrekler üzerinde etkilidir. 

Kirpikleri Gürleştiren bitkisel formül nedir, nasıl yapılır, nasıl uygulanır?


Kirpikleri Gürleştiren bitkisel formül nedir, nasıl yapılır, nasıl uygulanır?

kirpik,


Kirpik gözün ve yüz güzelliğin en önemli ayrıntılarından biri. Özellikle yaz aylarında makyaj yapımına gündüz, deniz ve güneş ile ara verilmektedir. Makyajsız kirpiklerin çok daha gür ve uzun durması ile de daha güzel bir yüz güzelliği yakalamak mümkün. Kirpik uzatma, kirpik gürleştirme, dökülen kirpik sorunlarına en güzel yanıtı yine bitkisel yöntemlerden yararlanarak cevap almak mümkün. Kirpik uzatma işlemi için bitkisel yağlarla hazırlanan karışımlar ile istediğiniz sonucu elde edebilirsiniz. Daha uzun, sağlıklı ve bakımlı kirpikler sayesinde yüz ifadenizi kusursuz bir hale getirebilirsiniz.

Kirpik uzatma yöntemleri arasında en çok tercih edilen yağların başında badem yağı geliyor. Badem yağı ve hint yağı ile elde edilen karışımlar sayesinde çok daha uzun kirpiklere kavuşabilirsiniz. Bir yemek kaşığı badem yağı, bir yemek kaşığı hint yağını iki hafta düzenli bir şekilde her gece yatmada kirpiklerinize uygulayın. Kirpiklerinizin kökünden ucuna kadar bu karşımı sürmeniz ve ihmal etmeden yapmanız sonucunda çok elverişli bir sonuç elde edebilirsiniz.

Gebelik Döneminde Beslenme

Gebelik döneminde dengesiz ve yetersiz beslenmenin, erken ve düşük doğum, bedensel ve zihinsel gelişimi yetersiz bebek doğumlarına yol açabileceği belirtiliyor.

gebelik dönemi,
Gebelik Döneminde Beslenme

 Kadınların hamilelik döneminde beslenmelerine dikkat etmesi gerekiyor.Gebelik dönemindeki yetersiz ve dengesiz beslenmelerin bebeklerin anne karnındaki büyüme ve gelişmesine etkilediği ifade edilerek, çay, hazır meyve suları ve asitli içeceklerin tüketimi konusunda hassas davranılması konusunda hamile kadınlar uyarılıyor.  "Gebelik döneminde, vücutta oluşan zararlı maddelerin atılımını sağlamak ve vücut sıvı dengesini koruyabilmek için 8-10 bardak (1 buçuk 2 litre) su tüketmeliyiz. Her gün her öğünde değişik besinler tüketilmelidir. Her öğün dört besin grubunu içermelidir. Öğün atlanmamalıdır. Kahvaltı mutlaka yapılmalıdır. Üç ana öğünün yanında ara öğünlerde de besin tüketimi sağlanmalıdır.
DÜŞÜK VE ÖLÜM DOĞUM RİSKİ VAR
Gebelik süresince annenin yetersiz ve dengesiz beslenmesi ile bebekte çeşitli sorunlar meydana gelebilir.
"Bu dönemdeki dengesiz beslenme erken doğum, düşük doğum ağırlıklı bebek, bedensel ve zihinsel gelişimi yetersiz bebek doğumları ve ölü doğumlara neden olabilir. Bu nedenle bu dönemde peynir, süt, yoğurt yeşil yapraklı sebze, kırmızı ve beyaz et, yumurta ve balık tüketimine önem verilmelidir."

Bir haftada 5 kilo verdiren diyet listesi

 Bir haftada 5 kilo verdiren diyet listesi , bilinen diyetlerin aksine belirli günlerde belirli besinler ile beslenme esası üzerine kurulmuş bir diyet türüdür. Yani misal olarak bir gün boyunca meyve tüketirken ertesi gün sebze tüketeceksiniz. Bu diyetin vücudu detoksifiye ettiği ve aynı zamanda kilo verme olanağı sağladığı iddia edilmektedir.Bu bu diyeti uygulayarak bir haftada 7 kilo zayıflama olanağı vardır. Ancak genellikle 1 haftada 4-5 kilo verildiği diyeti uygulayanlar tarafından bildirilmektedir.
sağlıklıbilgiler

Bir haftalık zayıflama diyetinin diyet planı:

İlk gün muz haricinde dilediğiniz kadar meyve ve sebze yemekte serbestsiniz.
İkinci gün  sadece sebze tüketilecektir.
Üçüncü gün  ise 5 adet muz ve bir su bardağı yağsız süt tüketilecek.
Geriye kalan diğer dört gün de aynı şekilde 3 er günlük tekrarlar halinde meyve, sebze ve muz – süt şeklinde uygulama yapacaksınız. Gördüğünüz gibi bir haftada 5 kilo verdiren zayıflama diyetinin uygulanışı oldukça kolay ve diyet listesi hatırda kalıcıdır.
Bir haftalık meyve sebze diyetinin faydaları
Bir haftalık meyve sebze detoks diyeti oldukça dengeli ayarlanmış ve sağlıklı bir diyet türüdür. Kesinlikle halsizlik ve bitkinliğe yol açmaz. Açlık hissetmezsiniz. Gün boyunca meyve ve sebze tüketileceğinden dolayı, metabolizma hızlandırma işlevi görür ve kandaki toksinleri temizleyerek detox diyeti işlevini de üslenir. Dİyette fazla yağ ve karbonhidrat alımı mümkün olmadığından dolayı doğal olarak düşük kalorili bir diyet tatbik etmiş olursunuz.

Diyet Yaparken Ekmek Yemeli miyiz ?

Ekmek, beslenme kültürümüzde önemli bir yer tutar. Bazı insanlar, “Ekmek yemeden doymuyorum” der ve çoğu zaman bu yüzden diyet yaparken başarısız olur. Acaba, gerçekten ekmeği tamamen kesmek gerekiyor mu

sağlıklı yasam bilgileri,ekmek
Diyet Yaparken Ekmek Yemeli miyiz ?

 Ekmek ve karbonhidratlar, bazı diyetlerde “yasaklar listesi”nin başında yer alır. Ekmekten vazgeçmek zorunda değilsiniz; alternatifleriniz artık mevcut. Kepekli unun kullanıldığı esmer ekmek, çavdarlı, yulaflı veya tam tahıllı ekmek, keten tohumlu, ruşeymli, zeytinli-cevizli ekmek, mayasız ekmek, mısır, odun ekmeği seçeneğiniz olabilir. Kepekli tahıllar, sağlıklı bir diyetin bir parçasıdır. Her gün farklı bir çeşidini yemek daha faydalı olur. Hijyen açısından, poşette olmasına da dikkat etmelisiniz.
 Tam tahıllardan yapılmış ekmekler; diğer sağlıklı, doğal malzemelerle dolu olduğundan, tüketilmeleri vücut için gereklidir. B grubu vitaminlerinden (tiamin, riboflavin, niasin, folat) zengindir. B1 Vitamini ya da Tiamin, diğer B grubu vitaminlerle birlikte vücudun, özellikle beynin, enerji üretiminde gerekli bir vitamindir. Bununla birlikte yoğun lif içeriği, demir, magnezyum ve selenyum sağlamak için tam tahıllı ekmek yemenin en iyi yol olduğu ise göz ardı edilemeyecek bir gerçektir. 
 Kepeği ayrılmadan hazırlanan tahıl ürünleri; kalp hastalıkları, yüksek tansiyon ve diyabet gibi kronik hastalıkların risklerinin azaltılmasında etkilidir. Sağlıklı bir sinir sistemi, kemik ve kas sağlığı için gerekliliği tartışılmaz, ayrıca kabızlık gibi sindirim sorunlarında yardımcıdır. Ekmek, tokluk sağlayarak kendinizi iyi hissetmenizi sağlar. Serotonin seviyesini yükseltir. B1 vitamini düzeylerindeki yetersizlik ise iştah azalması, sindirim bozukluğu, kabızlık, yorgunluk, baş ağrısı, sinir ve dolaşım sistemi hastalıkları, kas krampları, ödem gibi sorunlara yol açabilir.

16 Nis 2017

Ruh Sağlığı


  Sağlık, bedensel, ruhsal ve toplumsal iyilik hali olarak tanımlanır. Bu çok genel tanımdır. Her belirti bir hastalık değildir, eger her belirtiyi bir hastalık olarak düşünecek olursak hiç kimsenin sağlıklı olduğunu
söyleyemeyiz. 
Ruh Sağlığı
Ruh Sağlığı


  Ruh sağlığının tanımını yapmak daha güçtür. Ruh sağlığı, kişinin kendisi ve diğer insanlarla uyum ve denge içinde olmasıdır. Bu uyum kati kurallara bagli olmayip, degiskenlik ve belli ölçülerde esneklik tasir. Hemen akla ruh sagligi yerinde olan bir kisi ne gibi özellikler tasir sorusu gelir.   


* Kisinin kendi kendisi ile uyumlu olmasi, nedeni belli olmayan ve uzun süren kuruntu, kaygi korku ve kuskulardan uzak olmasi,



* Kisi yakin ve uzak çevre ile saglikli bir iliski ve iletisim kurabilmelidir.

* Kisi yakin ve uzak çevre iliskileri disinda saygi duymali, sevebilmeli bunun karsiliginda saygi duyulan sevilen bir kisi olabilmelidir.

* Kendine güvenmeli, yetenekleri, özellikleri, gruba göre arti ve eksileri ile kendini degerlendirebilmeli ve kabul etmelidir.

* Toplumda bir yeri olmali, is yapmali, basarmali ve basarilari ile mutlu olmali, daha iyiye ulasmak için çaba göstermelidir

* Gelecek için gerçekçi planlari olmali, bunlara ulasma çabasi içinde olmali eger bu amaçlara ulasamazsa yerine geçebilecek yeni planlar yapabilmelidir.

* Karsilastigi engeller karsisinda yilmamali, bunlarla bas etme gücü olmalidir.

* Bagimsiz karar verme ve uygulama yetisi olmalidir.

* Içine bulundugu toplum ile uyum içinde olan inanç ve deger yargilarina sahip olmalidir.

* Kisi her seyi zamaninda yapma becerisine sahip olmali, Eglenme, dinlenme sosyal aktivitelere katilma, kendini gelistirme için zaman ayirabilmelidir.
Sigmund Freud ruh sagligini " Sevmek ve çalismak" olarak tanimlar. Gerçekten sevebilen, paylasabilen ve çalisan bir kisi ruh sagligini koruyor demektir. Belki de Goethe'nin yaptigi olgun insan tanimi ayni zamanda ruh sagligi yerinde olan birisinin tanimi olarak da kabul edilebilir. Çünkü "Olgun insan kendine gülebilen insandir." demektedir. Ayni sekilde "Ruh sagligini koruyabilen insan kendine gülebilen insandir." denebilir. Ruh sagligi içinde yasanilan kosullara göre degisebilir, bozulabilir veya kosullar düzelince düzene girebilir. Kisileri siyah-beyaz gibi ruh sagligi yönünden saglikli ve sagliksiz olarak degerlendirmek olasi degildir. Ruh sagliginin bozulmasi kisinin yakin çevresi ve is ortami, basarma düzeyi vb. faktörleri olumsuz yönde etkilediginden; ruh sagliginin bozulmasi fiziki hastaliklardan daha
derin sorunlar yaratabilmektedir.